Ne İslam devleti ne de İslam ülkesiyiz Mustafa KINALI
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Büyük Ortadoğu Projesi’nde Türkiye’nin adının bir kısım çevrelerce ‘ılımlı İslam modeli bir ülke’ diye tanımlanmak istendiğini belirterek, ‘Laiklik ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti’ni oluşturan tüm değerlerin kilit taşıdır’ dedi. Özkök, dün Harp Akademileri Komutanlığı’nda, 1.5 saat süren yıllık değerlendirme konuşmasında Türkiye’nin başta Yunanistan ve Ermenistan olmak üzere tüm komşuları ve diğer ülkelerle ilişkilerini değerlendirdi.
Laik cumhuriyet model olabilir Ortadoğu’da, bölge ülkelerinin demokratikleşmedeki başarısının dışarıdan yapılacak dayatmalardan ziyade, ülkelerin bunu kendiliklerinden yapmalarına verilecek yardım ve teşviklerle mümkün olacağı değerlendirilmektedir. Türkiye’nin adı da anılmaktadır. Bir kısım çevreler Türkiye’yi bu projede ılımlı İslam modeli bir ülke olarak tanımlamak istediler. Türkiye’nin nüfusunun yüzde 99’a yakın bölümü Müslüman’dır ancak Türkiye; laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devletidir. Türkiye ne bir İslam devleti ne de İslam ülkesidir. Türkiye’yi model olarak göstererek, nüfusun büyük bir bölümü Müslüman olan ülkelerin kolaylıkla demokratik bir yapıya dönüşebileceği sonucunu çıkarmak yanıltıcı olabilir. Laiklik, Türk demokrasinin gelişmesinde ana itici güç oluşudur. Laiklik ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti’ni oluşturan tüm değerlerin kilit taşıdır. Türkiye, bu nitelikleriyle ‘Türkiye Cumhuriyeti’ olarak model gösterilebilir. Ancak başka ülkelerin kabul edeceği bir ılımlı İslam devleti modeline dönüştürülmek istenmesi halinde bu yaklaşıma ulusça karşı çıkılacağı gözden kaçırılmamalıdır.
Kerkük özel statülü olmalı Kerkük’te Türkmenler çoğunluğu teşkil ediyordu. Bölgeye yapılan ABD müdahalesinin sonrasında Saddam’ın sürdüğünden çok daha fazla Kürt nüfus bölgeye geri getirilmiş ve şehrin demografik yapısı Kürtler lehine değiştirilmiştir. Kerkük’ün özel statüsü olması çok önemlidir.
İran bizi de kaygılandırıyor İran’ın nükleer çalışmalarını diğer ülkeler gibi biz de kaygıyla izlemekteyiz. Kuzey Kore’den başlayıp, Hindistan, Pakistan ve İran üzerinden geçen ve bölgemizdeki diğer muhtemel nükleer güçlere uzanan nükleer eksen, Türkiye açısından büyük bir hassasiyet teşkil etmektedir.
Üniter yapıyı tartışmamalı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter yapısını bozmayı hedef alan terör örgütü, 1990’lı yılların sonunda silahlı mücadelenin yanında, hedefine ulaşmak için başka yollar da aramaya başlamıştır. Anayasa’nın 3’üncü maddesinin tartışmaya açılmasının Türkiye’yi bir çatışmaya götürme olasılığı vardır. Bilinçli herkesin bu maddeyi bırakın tartışmayı, ülkemizin bekası ve geleceği için üniter devlet anlayışına dört elle sarılması ve bu kavramı belleklerde daha da güçlendirmesi gerekir.
Bedelli askerlik çalışması yok Basın ve yayın organlarında bedelli askerlik ve askerlik süresinin kısalmasıyla ilgili yanıltıcı haber yapılmaktadır. Kaynakta ihtiyaç fazlası yükümlü bulunmadığından, böyle bir çalışma yapılmamaktadır, yapılmasına da imkan yoktur.
Ermeni sorunu Lozan’da kapandı Ermenistan, Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tanımamakta, uluslararası arenada asılsız Ermeni soykırım iddialarının tanınması için girişimlerde bulunmaktadır. Asılsız soykırım iddialarının siyasi ve hukuki boyutu, Lozan Antlaşması ile kapanmıştır. Antlaşma ile Türkiye Cumhuriyeti’ne herhangi bir yükümlülük intikal etmemiştir. Soykırım bilindiği gibi ‘ulusal, etnik, ırksal ya da dinsel bir grubu toptan ya da onun bir bölümünü yok etmek niyetiyle, yani böyle bir özel kasıt ile eylemlere başvurulması’ şeklinde tanımlanmaktadır. Dolayısıyla asılsız soykırım iddialarında bulunanların hiçbir dayanağı yoktur.
PKK’nın dış destek ümidi yok edilmeli Sık sık ismini değiştiren terör örgütü, ABD ve AB tarafından terorist organizasyonlar listesine dahil edilmiştir ancak listeye dahil etmek pratikte bir anlam ifade etmemektedir. Şu ana kadar örgüte karşı aktif bir eyleme geçilmemiş olması düşündürücüdür. PKK dış destekten mutlaka mahrum bırakılmalı ve başarı ümidi yok edilmelidir.
İrticai faaliyetler sona ermedi Kubilay’ın şehit edilmesinden sonra, günümüze kadar faaliyetlerine aralıksız devam eden irticai unsurlar toplum ve devletle barışık bir görüntü içindeler. Ancak bunun anlamı, irticai faaliyetlerin artık sona erdiği değildir.
Gazetecilere yelek jesti ORGENERAL Hilmi Özkök, toplantının düzenlendiği Yeni Levent’teki komutanlığa gelişinde, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Faruk Cömert tarafından törenle karşılandı. Toplantıya Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Fevzi Türkeri, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon ile Harp Akademileri Komutanlığı personeli ve öğrencileri katıldı. Televizyonların toplantıyı canlı yayınlamalarına izin verilmedi. Harp Akademileri’nde basın mensuplarına zorunlu olarak giydirilen, ancak birçok güvenlik önlemiyle içeriye alınan gazetecilerin tepkisini çeken yelek ise bu kez giydirilmedi. Bu da, Özkök’ün jesti olarak değerlendirildi.
http://www.hurriyetim.com.tr/haber/0,,sid~2@nvid~566718,00.asp